Sayfalar

19 Nisan 2014 Cumartesi

Cuma Psikolojisi!


 İşlerini evden yürüten bir insanım, hal böyle olunca bizde haftasonu kavramı pek olmuyor. Her ne kadar ben dinlenme günümü pazar olarak ayarlamaya çalışsam da, aslında böyle bir zorurunluğum yok.
Hatta alışveriş gibi, sinema vs.. gibi aktiviteleri, tenha olan hafta arası günlerde yapabiliyor olmak da büyük bir lüks gerçekten.
Ama ben haftasonu tatili yapmayı seviyorum! Yani o haftasonunun enerjisini, psikolojisini yaşamak istiyorum.
Ve de kendime bunu ite kaka yaşatıyorum!
Nasıl mı?

Haftada bir gün bir üniversitede ders veriyorum ve dersim cuma günü. Yani haftanın son günü. İnsanların çok sevdiği, herkesin "Ooh iş haftası bitti, tatil başlıyoor!" dediği gün!
Diğer günlerde diğer işlerimi hallediyorum, cuma günü okula gidiyorum, dersimi verip çıkıyorum ve dolmuşa bindiğimde, aman da aman, sanki bütüün hafta dışarılarda çalışmışım, pek yorulmuşum, sanki tüm günler boyunca işe gidip gelmişim ve sonunda haftasonuna kavuşmuşum gibi bir psikoloji!
Haspam!
Hayır zaten evde de çalışıyorsun, dışarı çıkınca mı boyun uzuyor?
Ama işte bu, eve dönüş psikolojisi!
İşten eve dönüş.
Bir de cuma ile birleşince işte böyle bir etki yaratıyor üzerimde.

Evden çalışmak da çok keyifli ama keyifli olduğu kadar da zor, bununla ilgili ayrı bir yazı yazarım diye düşünüyorum.
Neyse, evde çalışırken özgürsün, bir çok rahatlığın var... İşinin tasarım kısmında istediğin müziği bangır bangır aç, dinle, karışan yok... Üretim aşamasında ister bir film izle çalışırken, ister dizi... Oh ne ala!
Ama insan psikolojisi işte, sahip olduğun şey ne kadar güzel olursa olsun, insan kendinde olmayana da özeniyor bir yandan. Kıvırcık saçlılarla, düz saçlıların tarih boyunca birbirlerine özenmeleri gibi!:)

Ben de işten eve dönüyor olmaya özeniyorum ki demek, cumaları böyle hallere giriyorum!
Bu cuma da yine aynen böyle bir modda döndüm eve.
"Ooh haftasonu geldii!" diyerek.
Bütün haftam ofiste geçmiş gibi, sabahları altıda kalkmaktan turşuya dönmüşüm, beş gün boyunca trafiklerde helak olmuşum gibi...
Yorgunluktan canım çıkmış gibi!

Neyse, demek böyle mutlu oluyorum.
Eh siz de idare ediverin artık beni.:)



5 yorum:

  1. evde çalışmak harika bir şey, insanın evi gibisi yok, sığınağımız, en mutlu olduğumuz yer, şanslısın Eylülcüğüm...:) sevgilerimle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müjde Abla, evet evde vakit geçitmeyi ben de çok severim. Yani evinde yapacak bir şey bulamayan insanlardan değilim asla. Milyon tane keyif yaratabilirim kendime. Ama dışarıda çalışmayı da özlüyorum.:)

      Sil
  2. Eylül'cüğüm, evden çalışmanın zorluklarını içeren bir yazıyı ısrarla istiyorum... Lakin merak ediyorum, nasıl oluyor diye, zorluklarını anlamak istiyorum :) Benim için uzaktan bakınca hayal gibi bir şey anlattıkların... Günlük koşuşturmacada pek de öyle "miş gibi" yapamıyoruz, cidden saatlerce trafikte kalıyoruz :/ Evden çalışmanın tadını çıkart, böyle mutlu ol bence :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Kızlı Erkekli Kedili.:)
      İşte seninle aynı kıvırcık saç - düz saç olduk şimdi.:) Aslında haklısın, oradan bakınca gerçekten cazip benim durumum. Hatta kendi tarafımdan bakınca da cazip çoğu zaman, kabul. Ama sorumluluk sahibi olabilmek, düzenini kurabilmek için ekstra çaba harcaman gerekiyor evdeyken ve her zaman başaramayabiliyorsun. Dağılmamak için ekstra efor harcıyorsun, dağılınca toparlanman daha zor oluyor falan... Evden çıkıp işe gitmek farklı bir motivasyon, dinçlik sağlıyor insana. Bir de benim kocam da evden çalışıyor. Bu da dazavantaj, birisi tembelliğe vuracak olsa - virüs gibi - diğerine de bulaşıyor...
      İşte böyle şeyler yani.:))

      Sil
    2. Dazavantaj yazmışım hay kafama.:))

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...