Sayfalar

21 Kasım 2011 Pazartesi

İştah Kabartan Makarna Paketleri (!)


Başlığa kanmayınız. Bir makarna ambalajından söz edeceğim doğrudur ama kesinlikle iştahım kabarmış değil! 

Tam bir makarna aşığıyımdır. Her türlü sosu keyifle yaparım, güzel de yaparım, afiyetle de yerim. Bir tencere makarnayı bir oturuşta bitiremem. Ama sadece, Yuuh kıza bak koca tencereyi tek başına götürdü! demesinler diye. O yüzden dibinde biraz bırakırım. Yani kısacası makarnaya karşı doğuştan geldiğini sandığım bir iştahım var ve bu iştahımı ancak makarnamın üstüne gerçekten iğrenç şeyler koyarak kaçırabilirsiniz.

Makarnaların ambalajlarına açıkçası çok dikkat etmem. Barilla'nın karton kutuları gibi bana ekstra keyif veren ambalajlar olmuştu ama şimdiye kadar iştahımı kaçıran bir makarna ambalajı ile karşılaşmamıştım.

Bugüne kadar.

Bugün Migros'ta gezerken, kırtasiye reyonundan fırlamış gibi duran Migros markalı o makarnalarla tanışıncaya kadar!


Bu ne yaa? diyerek gözlerimi kırpıştırdım ve iyice yakından bakmak üzere eğildim paketlere doğru. Zira diğer makarna paketlerinin üzerinde cicili bicili domatesler, renk renk sebzeler, soslar, ne bileyim işte kaşar rendeleri falan varken, bu garibanların üzerinde tel zımba makinesi gibi bir şey vardı yahu!

Sevgilim seslendi arkadan: Makarna makinesi o!

E tamam, ben de anladım zaten yakından bakınca, makarna makinesi olduğunu. Ama zerre kadar ilgimi çekmediği gibi, resmen iştahımı da kapattı meret. Makarna paketinin üzerinde ha tel zımba aleti resmi görmüşüm, ha bunu!

Bari böyle tek başına değil de, makarnayı yaparken çekseydiniz fotoğrafını. Ne bileyim yanına iki domates atsaydınız falan. Şöyle azıcık un falan serpseydiniz de, alet bu kadar sevimsiz görünmeseydi! Aslında tel zımba da hafif kalıyor. Ben bu pakete baktıkça demir masa lambasından, matbaa makinesine; giyotinden, röntgen cihazına kadar bir çok soğuk ve sevimsiz şey de gördüm. Ve vallahi de billahi de benim yaratıcı zihnimden kaynaklanmıyor bu görüntüler!

Bir ambalaja bakınca insanın ağzına metal tadı gelir mi? Bana geldi. Bu bile oldu yani. Pes!

Bir de işin ilginç yanı, bu makarnalar  Migros marka olmalarına rağmen diğer standart markalardan pahalı. Diğer hepsi 1.5 TL'nin altında iken, bu sanat harikası paketler 1.75 TL. Selection adı altında çıkmış, ev makarnası tadında olmasına gönderme yapılmış gibi görünüyor. Ev tipi makarna makinesi olduğuna işaret etmek için de, kadraja yanlışlıkla girmiş  gibi duran bir kadın parmağı kondurmuşlar makinenin ucuna. 

Aferin. Çok zekice. Tebrik ediyorum. 

Üzerinde röntgen cihazını çağrıştıran bir resim olan makarna paketi, evde yapılmış bir makarnanın samimi tadını, ev mutfağının sıcak ve naif hissini nasıl verebilir? Diyorum ya, değil iştahımı açmak, makarnadan soğutacaklardı az kalsın!

Ayrıca onca makarna ambalajının içinde çirkin ördek yavrusu gibi kalmış zavallılar. Hoş, işe başka açıdan bakarsak, dikkat çekmeyi başardılar mı? Evet, başardılar. Ama emin olun bu paketleri kırtasiye reyonuna dizseler, orada zerre kadar dikkat çekmezlerdi!.. Bir allahın kulu da gelip, Aaa bu makarnaların ne işi var burada? demezdi. Zira ortamlarına tam uyum sağlamış olurlardı.

Neyse, ben bu duruma iyi tarafından bakacağım. Bu paketlerin görüntüsü hafızamdan silinene kadar daha az makarna yiyeceğimden eminim. Ne kadar az kalori, o kadar iyi. Ee o zaman? 

Teşekkürler Migros!...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...